Vitamin Satışı Ankara Fitness Salonlari
ANKARA VİTAMİN SATIŞI
İlk olarak 1912' de Polonyalı Biyokimyacı Casimur Funk tarafından kullanılan 'vitamin' sözcüğü, vita: Latince hayat demek, -amin eki ise amin sözcüğünü kasteden iki kelimenin birleşmesiyle oluşmuştur. O günün şartlarında bütün vitaminler yararlı olduğu sanılsa da, bugün bunun bir yanlış olduğu bilinmektedir.
Günlük hayatın sürdürülebilmesi için gereklidir. Tükettiğimiz yiyecekler içinde bulunarak doğrudan vücuda giren organik kökenli bileşiklerdir. Vücudun sağlıklı gelişimi, metabolik faaliyetleri...
devamı...
ANKARA VİTAMİN SATIŞI
İlk olarak 1912' de Polonyalı Biyokimyacı Casimur Funk tarafından kullanılan 'vitamin' sözcüğü, vita: Latince hayat demek, -amin eki ise amin sözcüğünü kasteden iki kelimenin birleşmesiyle oluşmuştur. O günün şartlarında bütün vitaminler yararlı olduğu sanılsa da, bugün bunun bir yanlış olduğu bilinmektedir.
Günlük hayatın sürdürülebilmesi için gereklidir. Tükettiğimiz yiyecekler içinde bulunarak doğrudan vücuda giren organik kökenli bileşiklerdir. Vücudun sağlıklı gelişimi, metabolik faaliyetleri...
devamı...
toplam 6 sonuç bulundu.
1 - 6 arası gösteriliyor.
Vitamin Satışı Ankara Fitness Salonlari
ANKARA VİTAMİN SATIŞI
İlk olarak 1912' de Polonyalı Biyokimyacı Casimur Funk tarafından kullanılan 'vitamin' sözcüğü, vita: Latince hayat demek, -amin eki ise amin sözcüğünü kasteden iki kelimenin birleşmesiyle oluşmuştur. O günün şartlarında bütün vitaminler yararlı olduğu sanılsa da, bugün bunun bir yanlış olduğu bilinmektedir.
Günlük hayatın sürdürülebilmesi için gereklidir. Tükettiğimiz yiyecekler içinde bulunarak doğrudan vücuda giren organik kökenli bileşiklerdir. Vücudun sağlıklı gelişimi, metabolik faaliyetlerin düzenli olarak sürdürülebilmesi, sindirim fonksiyonlarının çalışabilmesi ve vücutta oluşacak enfeksiyon riskini minimuma indirebilmek için oldukça önemlidir. Ayrıca besinlerle vücudumuza aldığımız karbonhidrat, yağ ve proteinlerin kullanılması için de ihtiyaç duyulur.
Vücuda enerji vermezler. Vücuda enerji vermek adına diğer bileşiklerin kullanılması için köprü görevi görür. Bir kısmı vücutta yağ dokusunda depolanırken bir kısmı da vücut sıvıları (ter, idrar vb.) ile atılır. Depolanan kısmın fazla tüketilmesi zararlı olabilir, çünkü vücuda alınmasa bile çok uzun süre depodan kullanılabilir.
Bunun yanı sıra vücuttan atılan kısmın eksikliği 2 - 3 gün içerisinde belirtilerle ortaya çıkabilir ve uzun süre tedarik edilmemesi durumunda kısa sürede ölüme kadar götüren hastalıkları beraberinde getirebilir. Spor merkezi içerisinde antrenman yapan kişilerin bu vitaminler ile kasları daha etkili halde geliştirdikleri de bilinmektedir.
Herkesçe bilinen 13 çeşit vitamin bulunmaktadır. Temel olarak yağda çözünen ve suda çözünen olmak üzere iki gruba ayrılır. Suda çözünen vücut sıvısıyla atılan türdür, yağda çözünen ise vücutta depolanan türdür. Yağda çözünenler A, D, E, K vitaminler, suda çözünenler ise B ve C vitaminleridir.
A Grubu: Göz sağlığı için önemlidir. Fazlası zararlıdır. Kalorisi yüksektir ve yumurta, avokado, karaciğer, yeşil sebzelerde bulunur.
D Grubu: Kalsiyum ve potasyumun emilmesini ve kemiklerde depolanmasını sağlar. Eksikliğinde çocuklarda raşitizm, erişkinlerde osteomalazi hastalıkları ortaya çıkar. Kaynağı güneş ışığıdır.
E Grubu: Yaraların iyileşmesinde rol alır. Kırmızı ette bulunur.
K Grubu: Kan pıhtılaşmasını sağlar.
B Grubu: ağız ve cilt dokusunu korur.
C Grubu: Antioksidan bir vitamindir. Turunçgillerde bol miktarda bulunur.
Başta Ankara, İstanbul, Adana gibi şehirlerde vitamin büfelerine, vitamin kafelere sıkça rastlanmaktadır.
ANKARA VİTAMİN SATIŞI
İlk olarak 1912' de Polonyalı Biyokimyacı Casimur Funk tarafından kullanılan 'vitamin' sözcüğü, vita: Latince hayat demek, -amin eki ise amin sözcüğünü kasteden iki kelimenin birleşmesiyle oluşmuştur. O günün şartlarında bütün vitaminler yararlı olduğu sanılsa da, bugün bunun bir yanlış olduğu bilinmektedir.
Günlük hayatın sürdürülebilmesi için gereklidir. Tükettiğimiz yiyecekler içinde bulunarak doğrudan vücuda giren organik kökenli bileşiklerdir. Vücudun sağlıklı gelişimi, metabolik faaliyetlerin düzenli olarak sürdürülebilmesi, sindirim fonksiyonlarının çalışabilmesi ve vücutta oluşacak enfeksiyon riskini minimuma indirebilmek için oldukça önemlidir. Ayrıca besinlerle vücudumuza aldığımız karbonhidrat, yağ ve proteinlerin kullanılması için de ihtiyaç duyulur.
Vücuda enerji vermezler. Vücuda enerji vermek adına diğer bileşiklerin kullanılması için köprü görevi görür. Bir kısmı vücutta yağ dokusunda depolanırken bir kısmı da vücut sıvıları (ter, idrar vb.) ile atılır. Depolanan kısmın fazla tüketilmesi zararlı olabilir, çünkü vücuda alınmasa bile çok uzun süre depodan kullanılabilir.
Bunun yanı sıra vücuttan atılan kısmın eksikliği 2 - 3 gün içerisinde belirtilerle ortaya çıkabilir ve uzun süre tedarik edilmemesi durumunda kısa sürede ölüme kadar götüren hastalıkları beraberinde getirebilir. Spor merkezi içerisinde antrenman yapan kişilerin bu vitaminler ile kasları daha etkili halde geliştirdikleri de bilinmektedir.
Herkesçe bilinen 13 çeşit vitamin bulunmaktadır. Temel olarak yağda çözünen ve suda çözünen olmak üzere iki gruba ayrılır. Suda çözünen vücut sıvısıyla atılan türdür, yağda çözünen ise vücutta depolanan türdür. Yağda çözünenler A, D, E, K vitaminler, suda çözünenler ise B ve C vitaminleridir.
A Grubu: Göz sağlığı için önemlidir. Fazlası zararlıdır. Kalorisi yüksektir ve yumurta, avokado, karaciğer, yeşil sebzelerde bulunur.
D Grubu: Kalsiyum ve potasyumun emilmesini ve kemiklerde depolanmasını sağlar. Eksikliğinde çocuklarda raşitizm, erişkinlerde osteomalazi hastalıkları ortaya çıkar. Kaynağı güneş ışığıdır.
E Grubu: Yaraların iyileşmesinde rol alır. Kırmızı ette bulunur.
K Grubu: Kan pıhtılaşmasını sağlar.
B Grubu: ağız ve cilt dokusunu korur.
C Grubu: Antioksidan bir vitamindir. Turunçgillerde bol miktarda bulunur.
Başta Ankara, İstanbul, Adana gibi şehirlerde vitamin büfelerine, vitamin kafelere sıkça rastlanmaktadır.